“Ölüm kokusu” insan davranışlarını işte böyle etkiliyor
Sinekler, bir cesedin kokusunu kilometrelerce uzaklıktan alabiliyor ve hatta bu kokunun kaynağına ulaşmak için 2 metre kadar derine bile inebiliyor. Sinekler kimyasal sinyalleri “kokluyor” olsalar da, görünene göre ölüm kokusunu algılayabilenler sadece leş yiyiciler değil.
Araştırmalar, cesetler tarafından salgılanan bir bileşiğin, kokladığımızı fark etmesek bile insan davranışları üzerinde şaşırtıcı bir etkiye sahip olabileceğini ortaya çıkardı. Öldüğümüz zaman bedenimiz, aynı zamanda cesetlerin kokusundan da sorumlu olan putresin adı verilen bir kimyasal salgılar. 2015 yılında yapılan bir çalışma, bunun insanlarda savunma ve kaçışla ilgili davranışlara yol açan bir tehdit sinyali olup olmadığını inceliyordu.
Dört farklı deney
Bu çalışma sırasında dört farklı deney gerçekleştirildi. Deney 1
Deney 2, putresinin kaçış davranışı üzerinde bir etkisi olup olmadığını inceledi. Katılımcılar, putresin, amonyak veya sudan oluşan bir koku koşuluna maruz bırakıldılar ve ardından 80 metre mesafe boyunca yürümeleri istenerek geçen sürenin değişip değişmediği ve nasıl değiştiği incelendi.
Deney 3, katılımcıları putresin, amonyak veya suya maruz bırakarak ve onlardan bir kelime kökü tamamlama görevi yapmalarını isteyerek kaçış davranışı ve düşünceleri (örneğin “k_ş” örneği verildiğinde “kış”, “kaş”, “koş” gibi kelimeler oluşturulabilir) incelendi. Ardından, 60 metre yürümeleri istendi ve bunun ne kadar sürdüğü ölçüldü.
Deney 4, savunma davranışları üzerindeki etkiyi ve kişinin kokuyu algılayamasa bile putresinin bir etkisi olup olmadığını araştırdı. Bunu, onları küçük konsantrasyonlarda putresin ve amonyağa maruz bırakarak ve ardından yazarın batı değerlerini eleştirdiği bir makale okumalarını isteyerek yaptılar. Daha sonra, katılımcılara yazara karşı hisleri hakkında sorular soruldu ve kaçma istekleri, son anketi ne kadar çabuk bitirdikleri ölçülerek test edildi.
…Ve etkiler ortaya çıkıyor
Çalışma, putresine maruz kalmanın, katılımcılar kokladıklarını bilmeseler bile artan bir uyanıklık durumuna sebep olduğunu buldu. Putresin koşulundaki katılımcılar ayrıca kaçış deneylerinde daha hızlı yürüyor gibi görünüyorlardı ve diğer koşullardakilerden daha fazla düşmanlık ve savunma davranışı sergiliyorlardı. Bunun, tehlikeli bir durumda bizi hayatta tutabilecek türden savaş veya kaç davranışlarını tetikleyen bir kimyasal sinyal için yardımcı bir adaptasyon olması mümkün olabilir.
Yazarlar, testlere genel olarak bakıldığında, putresine kısa bir süre boyunca bile maruz kalmanın katılımcılarda “çevresel tehditlerle başa çıkmak için tasarlanmış tehdit yönetimi tepkilerini harekete geçirdiğini gösterdiğini” belirtiyor. Elbette bu çalışma sadece ilk önerileri ortaya çıkardığı için, putresine daha fazla odaklanan daha fazla çalışma yapılması gerekecek.
Çalışma Frontiers in Psychology dergisinde yayınlandı.